Artan internet kullanımı ve omni-channel (çok kanallı) gibi big data (büyük veri) üzerinden beslenerek kanallar arasında kesintisiz bir deneyim sunan yeni nesil pazarlama kavramları ile müşterilerimizin tüketim alışkanları her geçen gün hızla değişiyor. E-ticaretin artık patlama yaptığı günümüzde fiziksel mağazalarımızdan alışveriş yapmayı tercih eden müşterilerimizin dahi onlar için sunduğumuz online deneyimler sayesinde satın almak istedikleri ürünle ilgili çok daha bilinçli ve kararlı olduklarını görüyoruz. Online mecralar üzerinden mağaza stoklarımıza kadar bilgi verdiğimiz tüketicileri aradığı ancak bulamadığı ürünler için alternatifleri ile ikna etmek artık her zamankinden daha zor. Bu noktada stokların verimli yönetilmesi ve stok doğruluk oranlarının arttırılması markalar için büyük önem taşıyor.
Stok doğruluk oranından bahsettiğimizde çoğu perakendecinin zihninde oluşan algının kayıp ve çalıntı adetlerinin toplam ürün adetlerine oranı şeklinde olduğunu görüyoruz. Ancak günümüzde ne global perakende devleri ne de yerel perakendecilerimiz için bu oranı sadece kayıp ve çalıntı miktarları ile ölçmek artık gerçekçi değil.
Tüketiciye vaatte bulunulan bir ürünün talep gördüğü anda sunulamadığı her durum markalar için potansiyel bir satış kaybı ve stok doğruluk oranlarını düşüren etken anlamına geliyor. Ürünün farklı bir rafta olması sebebiyle bulunamaması ya da reyonda olması gerekirken depoda koliler içerisinde bekletilmesi sıkça karşılaşılan sorunlar.
Stok sayılarına gerçekte sahip olmanız, yıl sonu ya da ara sayımlarda fark olarak tespit edip bulmanız, o ürünü talep gördüğü zaman içerisinde müşteriye sunamadığınız için satışı kaçırdığınız gerçeğini maalesef değiştirmiyor. GS1 tarafından yapılan istatistiklerde perakende için stok doğruluk oranlarının %65 ila %75 gibi oldukça düşük bir aralıkta kaldığını görmek ve bununla yüzleşmek mecburiyetindeyiz. Bu oranı daha fazla araştırma verisi ile desteklemek ve kayba ilişkin farklı örnekler ile çeşitlendirmek mümkün ancak bu kadarı bile sorunun ciddiyetine dikkat çekmek için yeterli olmalı.
Peki günümüzde stok doğruluk oranlarımızı arttırmak ve stok operasyonlarımızı daha verimli yönetmek için ne gibi yöntemler ve teknolojilerden faydalanıyoruz? Otomatik tanımlama ve veri toplama için kullanılan barkod teknolojisi, 1970’lerin ikinci yarısından bu yana en yaygın çözüm olarak karşımıza çıkıyor. Ancak geçen zaman içerisinde global ticaretin artması ve ürüne ulaşılabilirliğin kolaylaşması ile büyüyen iş hacimleri göz önüne alındığında günümüzde sorunların çözümü için yetersiz kalan bir teknoloji olduğunu görüyoruz. Barkodun, yeni nesil ERP uygulamaları gibi gelişmiş bilgi sistemlerimizi doğru şekilde besleyecek ya da big dataya (büyük veriye) kaynak sağlayacak hızın ve verimliliğin artık çok uzağında olduğu bir gerçek. Yaygın kullanılan birçok örneğinde tekil kimliklendirme olmaması, ürünün izlenmesi gereken operasyon detaylarına ulaşamamamıza neden oluyor. Hemen hemen tüm uygulamalar insana dayalı ve hataya son derece açık. Söz gelimi barkod ile yapılan bir sayım operasyonunda tek bir ürünü defalarca farklı bir ürün olarak görmek ve tanımlamak mümkün. Yine her bir ürünü tanımlamak için görsel temasla tek tek okutmak zorunda olmak tedarik zinciri operasyonlarımız içeresindeki yoğunluk nedeniyle artık neredeyse imkansız olarak görülüyor. Barkodun gerektirdiği iş gücü ve zaman nedeniyle ancak yılın belirli dönemlerinde yapılan sayımlar ile stoklarımızı iki sayım arasında geçen süre içerisinde takip edemez duruma gelebiliyoruz. Oysa artan iş hacmine rağmen başarı; hız, doğruluk ve elde edilen verinin detayında gizli.
Teknoloji, tüketici alışkanlıklarını değiştirirken markalar için yeni çözümleri de beraberinde sunuyor. Perakende sektöründe artık yaygın bir şekilde kullanılan RFID teknolojisi bunun en somut örneği olarak değerlendirilebilir. Maliyetleri bahanesiyle ertelediğimiz ya da makul bulmadığımız bu teknolojinin, gerçek kayıplarımızın neden olduğu zarara baktığımızda aslında maliyet/fayda dengesinde oldukça uygulanabilir olduğu gerçeğini fark eden global markalar son yıllarda RFID üzerine ciddi yatırımlar yapıyor. Birçoğu için bu çözüm operasyonel tarihlerindeki en büyük atılım olarak kabul edilecek kadar iddialı. RFID teknolojisini kullanmaya başlayan firmaların stok doğruluk oranlarını +%98 seviyelerine kadar rahatlıkla taşıyabildikleri yapılan çalışmalar neticesinde artık ispatlanmış bir gerçek. Stok doğruluğundaki %3’lük bir iyileşmenin satışlarımızı %1 oranında arttırdığını bildiğimize göre bu “maliyetli” olarak değerlendirilen çözüm aslında kendini en kısa sürede ödeyen yatırımlarımızdan biri olarak karşımıza çıkıyor. Günlerce süren sayım işlemlerini dakikalar seviyesine indirerek stoklarımızı gün aşırı denetlememize imkan sunarken, tedarik zinciri süreçlerimizde de operasyon hızı ve kalitesinde ciddi bir artışı garanti ediyor. Stok yönetimine olumlu etkilerinin dışında; operasyon verimliliğinin artması ile azalan personel maliyetleri ve artan müşteri memnuniyeti de tercih edilmesinin başlıca nedenleri arasında sıralanabilir. Tüm bu nedenlerden ötürü, 10 yıl öncesine kadar RFID kullanan firma sayısının parmakla sayıldığı perakende sektöründe bugün henüz geçiş yapmayan markaları sayabilmek daha kolay hale geldi. Azalan yatırım maliyetleri, sarf giderleri ve teknolojinin yıllar içerisinde çok daha kararlı şekilde çalışır hale gelmiş olması ile yerel perakendeciler için de bu durumun yakın zamanda hızla değişeceğini göreceğiz.
Ankaref, odağına sadece teknolojiyi değil müşteriyi de alan, teknik donanımı yüksek ve süreç bilgisine hakim deneyimli kadrosu ile on yılı aşkın süredir perakende sektörü için uçtan uca RFID çözümleri üretmektedir. Müşteri ihtiyaçları doğrultusunda geliştirdiği donanım, yazılım ve sağladığı katma değerli hizmetler ile üretimden satışa kadar olan tüm sürecinizi izlenebilir kılacak inovasyonu sunmak temel hedefimizdir. En doğru maliyetle en başarılı ürünleri üretmek için yürüttüğü ARGE faaliyetleri sonucunda bugün yerli ve yabancı birçok marka tarafından tercih edilmekte, bu bağlamda sektörün çağın gerektiği yenilikler ile gelişmesi amacıyla tüm gayretiyle çalışmaktadır.